15 Ocak 2012 Pazar

Kelimeler üzerine..


  1. Geçmiş Olsun  

    Sözlük anlamına baktığımız zaman, 'hastalık ya da kaza geçirenlere söylenen iyi dilek sözü' dür geçmiş olsun. Bir yakınımız soğuk alsa, nezle olsa veya en kötü ihtimalle ameliyat olursa söylenir.. Ancak bazı hususlar vardır ki, buralarda geçmiş olsun demek, küfretmek gibidir. Çünkü bazı şeyler geçmez. Örneğin; Doğuştan rahatsızlığı olan ve yürüyemeyen biri, hasta değildir. Hastalığı doğarken veyahut anne karnında nüksetmiştir, bu durum sonucunda bütün hayatını bazı eksikliklerle yaşamak zorundadır. Önce kendisini yeni haliyle veya var olduğu şekliyle kabullenmesi lazımdır ki, sonrasında da toplumun kabullenmesini beklemelidir. Doğuştan olsun olmasın, hiç yürüyemeyen biri zaten tıbbın şu anki haliyle milyar dolarlar da harcasa, sağlıklı bir insan gibi yürümesi tıbben mümkün değildir. İşte böyle bir durumda geçmiş olsun demek, o kişiyi moral ve motivasyon açısından tamamen öldürmekle eşdeğerdir. Her şeyden önce kendisini kabullenmesini beklediğimiz engelli kişi, bu sözü her duyduğunda birkaç adım geriye gider. Dolayısıyla biz bu sözü söyleyerek aslında iyi niyetimizi göstermeye çalışsak da, ciddi bir kötülük yapmış olabiliriz.

  2. Sakat, Özürlü ve Engelli
    İnsan var olduğu günden beri sınıflandırılmalara, etiketlenmelere ihtiyaç duymuştur. Zengin, fakir, zenci, beyaz vb. gibi... Evet belli uzuvlarının işlevlerini veya o uzuvların bizzat kendilerini kaybetmiş insanlar, farklı görünenler, doğuştan böyle olanlar veya sonradan olanlar... Kendi içlerinde bunlar  bile yüzlerce ayrı nedenden meydana gelen, binlerce farklı rahatsızlık var. Bu rahatsızlıkların hepsinin tıbbi isimleri tabi ki belli, bazılarının halk arasında kullanılan halleri bile mevcut (çocuk felci, sipina bifida, tavuk karası vb.) gibi... 
    Ancak burada açıklık getireceğim konu, hitap ve sunum şeklinde kullanılacak kelime. Türkiye Cumhuriyetinin tarihsel gelişimine baktığımızda, ilk kullanılan kelimelerden biri malul, devamında ise sakat geliyor. Sonrasında bu kelimeden de rahatsızlık duyulması nedeniyle, özürlü kelimesi kullanılmaya başlanmış ve şu sıralarda da engelli kelimesi tutulmuş durumda. Şimdi bu kelimelerin, kelime anlamlarını teker teker irdeleyelim;

    Malul; Yardıma muhtaç kalacak şekilde sakatlanmış veya sakatlığı baki kimse.
    Sakat; Eksikliği nedeniyle iş göremeyecek, farklı görünen kimse
    Özürlü; Bir özüre sahip olmakla layıklandırılmış kimse olacak ki, iş göremeyecek konumda olması onu özrün içinde olmasına zorunlu bırakıyor. Bir insanın yaradılış biçiminden dolayı özre sahip olmakla nitelendirilmesi, ırkçılık kadar saçmadır. Yaradılış insanın elinde olan bir şey olmadığı gibi, Allah (c.c.) insanı farklı niteliklerde yaratmıştır.
    Engelli; Bir engele sahip kimse, bu kelimenin savunucuları şu açıdan bakmamızı istiyor; Bir engel vardır, o engel kalkarsa sorun da kalkar.

    Günümüzde engelli kelimesi oldukça moda. Hatta engelli, engelsiz şeklinde kullanılmakta son zamanlarda ve bütün sosyal sorumuluk projeleri, kampanyalar ve bu insanlarla ilgili tüm organizasyonlar, engelli - engelsiz - engel kelimeleriyle dramatize edilmekte. Klişelendirlmekte.

    Gerçek şudur ki; Kullanılan kelime her ne olursa olsun önemli olan ne amaçla kullanıldığıdır. Evet önüne geçemeyeceğimiz bir sınıflandırılma söz konusu. Ama bu kelimelerin tamamı insanları etiketlemekten başka hiç bir işe yaramamaktadır. Kelimeleri içselleştiren engelliler, kamuoyunun ve medyanın galeyanına gelmiştir. Bir engelliye bütün saflığıyla kesinlikle yardım etme amacıyla yaklaşan biri sakat kelimesini kullandığında, bu olaydan rencide olduğunu dile getirmekten çekinmez, hatta yandaşlar bulmakta da hiç zorlanmaz. Oysa engelli kelimesini kullanarak kendisini sömüren, kamuoyunun duygularıyla ilgili zaaflarını  kullanarak engelliler üzerinden çıkar sağlamaya çalışan ve zengin olan binlerce çakalın farkında bile değildir.

    Tüm yollar, binalar, tüm çevre şartları uygun olsa bile, tüm insanlar yüzde yüz oranla doğru eğitim almış olup, tüm sosyal öğeler yerli yerine sorunsuz oturtulmuş olsa bile, görünüş açısından veya işlevler açısından farklılıklar söz konusu olacaktır. Bu yaradanın takdiridir. Eğer bu farklılıklar yüzünden sınıflandırılacaksak ve eğer bu sınıflandırılmanın bir ismi olacaksa bunun ne olduğunun hiç bir önemi yoktur. Sakat kelimesi de, malül kelimesi de aynı farklılıklar ve aynı dezavantajlar için kullanılabilir.